13 Eylül 2012 Perşembe

home sweet home!



bir şeyleri başarıyorum galiba..
yavaş yavaş.

13 eylül,
benim için bugün bir dönüm noktası.
gerçekten de tam manasıyla zincirlerimi kırmaya başladığım 
bir mihenk taşı.

hep şansızlığımdan dem vuruyordum son zamanlarda,
çünkü gerçekten de üst üste pek çok olumsuz şey geldi başıma.
"bahtsız bedevi" sendromuna yakalandım sanıyordum.
Tanrı'yla bir küsüp bir barışıyordum,
bir gün umutluysam ertesi gün umutsuz,
gündüz depresifsem gece neşeli,
bipolar bozukluk için yaratılmış,
içi geçmiş, özünü kaybetmiş bir lityum hapıydım sanki.
kimseye de faydam dokunmuyordu...
üstelik.

sonra ;
ben de dedim ki kendime;
"vazgeçmiyorum, gerekirse risk de alıyorum. ama olacak, olacak, olacak..."

sonra bir anda bakıyorsunuz ki, artık mucize mi, karma mı, kabala mı her ne ise, isteğiniz, dileğiniz avuçlarınıza düşüveriyor..

gerçekten de ummadığım bir anda oldu,
iyi de oldu, güzel de oldu.

kısacası bu kadar tırıvırı ettim ama belki bu; "İstanbul için küçük benim için büyük adım" o kadar da önem teşkil etmiyor hayat ve dünya üzerinde.

işte bugün itibariyle artık benim de bir evim var .

kendim gibi öğrenci tayfasından bir arkadaşla paylaştığımız minik evimiz.

mutluyum, öyle mutluyum ki henüz sindiremiyorum bunu.

fakat cem yılmaz'ın filmindeki gibi;

"her şey çok güzel olacak"



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder